Genel SağlıkHABERLER

ŞİDDET, EN ÖNEMLİ KADIN SAĞLIĞI SORUNUDUR

T.C. Haliç Üniversitesi tarafından “Kadına Yönelik Şiddet” adlı panel T.C. Haliç Üniversitesi Mecidiyeköy Yerleşkesi’nde gerçekleşti

“12-18 Mayıs Hemşireler Haftası” nedeni ile düzenlenen panelde şiddetin nedenleri, hukuki ve adli koşulları tartışıldı. Oturum Başkanlığını T.C. Haliç üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Müdürü Prof.Dr. Necmiye Sabuncu yaptı.
Panelde, T.C. Haliç üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu öğretim üyesi Prof. Dr. Anahit M.Coşkun “Kadına Yönelik Şiddetin Boyutu ve Nedenleri”, İstanbul üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Prof Dr. Nevzat Alkan“ Kadına Yönelik Şiddete Adli Tıp Yaklaşımı”, Yeditepe üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim Görevlisi Nazan Moroğlu ise “ Kadına Yönelik Şiddetle Mücadelenin Yasal Boyutu” konularını ele aldı.
Kadınlara yönelik şiddetin etkilerini ve çözümlerini tartışan öğretim görevlilerinden T.C. Haliç üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu öğretim üyesi Prof. Dr. Anahit M.Coşkun “öncelikle kadın bir bireydir. Kadına herhangi bir sıfat yüklemeden birey olduğunu kabullenmek gerekir. Kadınlara önce birey sonrasında anne, teyze, hala ya da eş sıfatları yüklenmelidir. Bu kavram toplumca kabul edilebilirse kadınlar şiddete maruz kalmayacaklardır. Şiddet sadece fiziksel değildir. Sözlü taciz de, psikolojik baskı da yani bireylerin psikolojilerini olumsuz etkileyen tüm davranış grupları şiddete girer. Kadına yönelik şiddet en önemli kadın sağlığı sorunudur. Sağlık personelleri de dahil herkesin konuya bu şekilde bakması gerekir” dedi.
Yeditepe üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim Görevlisi Nazan Moroğlu: “Şiddet sorunlarının çözülmesinde kısa ve uzun zamanlı öneriler mevcut. Kısa zamanda birçok yerde Şiddeti Anlama ve İzleme Merkezleri kurulması gerekiyor. Şiddet mağduru kadınlar suç duyurusunda bulunurken çok sayıda işlemden geçiyor ve her seferinde yaşadıkları olayı tekrar anlatmaları gerekiyor. Bu durum psikolojilerini daha da çok olumsuz etkiliyor. Bunun çözümü olarak suç duyurularının tek bir merkezden alınması ve mağdur olan kişinin süreç boyunca tek bir kişi ile görüşmesi öngörülüyor. Bunun dışında destek hizmetlerinin arttırılması, eğitim ile olabildiğince çok insana ulaşmak gerekiyor. Uzun vadede öneriler ise eğitim önce aileden başlar. Aile toplumun temelidir. Ahlak ve eşitlik anlayışı öncelikle aile bireyleri tarafından çocuklarına aşılanmalıdır. Sonrasında anaokulundan itibaren toplumsal cinsiyet eşitliği ders olarak çocuklara okutulmalıdır. Kadınlara uygulanan şiddetlerin olumsuzluğunu ve bireylerin eşit olduğunu topluma aşılayabilirsek daha aydınlık bir dünyada yaşayacağız” dedi.
İstanbul üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Prof Dr. Nevzat Alkan ise sistemin kadınları korumaya yetmediğini, cezai uygulamalarının hızlandırılması ve ceza oranlarının caydırıcı bir şekilde arttırılması gerektiğini aktardı.
T.C. Haliç üniversitesi Hakkında
T.C. Haliç üniversitesi, Bizim Lösemili çocuklar Vakfı tarafından kurulan bir vakıf üniversitesidir. Bünyesinde Rektörlüğe bağlı olarak, Fen-Edebiyat Fakültesi, Tıp Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, İşletme Fakültesi, Hemşirelik Yüksekokulu, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu, Sağlık Bilimleri Enstitüsü ve Konservatuar bulunan T.C. Haliç üniversitesi, 23 Kasım 1998 tarihinde eğitim ve öğretime başlamıştır. Daha sonraki yıllarda hızla büyüyerek Fen Bilimleri Enstitüsü ve Sosyal Bilimler Enstitüsü, Güzel Sanatlar Fakültesi, Mimarlık Fakültesi, Sağlık Bilimleri Yüksek okulu ve son olarak Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu bölümlerini bünyesine dahil etmiştir. T.C. Haliç üniversitesi lisans ve lisansüstü olmak üzere sekiz bini aşkın öğrencisi ile eğitim-öğretim faaliyetine devam etmektedir.